Bu seneki İstanbul Motosiklet Fuarında genel lansmanı yapılan Bajaj Dominar 400‘ün test sürüşü ve tanıtımı, firmanın Türkiye distribütörlüğünü üstlenen Kuralkan Holding tarafından Tuzladaki fabrikasında gerçekleştirildi. Motorcular.com olarak biz de bu organizasyondaki yerimizi aldık ve sizler için motosikletin test sürüşlerini yaptık. Bajaj, piyasada çok fazla model bulunmayan 400cc sınıfında üretmiş olduğu motosiklet için oldukça iddialı.. Şimdi bu modele kullanıcı gözüyle bakalım.
“Nedir abi bu 400cc?”, “Kaçıyor mu?”, “Gidiyor mu?”, “Şekilli mi?” gibi meraklı sorularınıza bir nebze cevap verebilmek adına yapmış olduğumuz incelemeyi sizlerle paylaşıyoruz. Daha detaylı test yazısı sevgili dostum Muhittin Öztürk tarafından da yazılacak ve işin inciğini boncuğunu size aktaracaktır. Gelelim yeni motosikletimize;
BAJAJ DOMINAR 400 INCELEME
400cc olarak lanse edilen 373cc‘lik tek silindirli, 3 buji ve 4 valfli, sıvı soğutmalı motor bloğunun görev aldığı motosiklet, 8000 devirde 35hp güç üretmekte. çekiş gücü olarak da 35nm güç sağlayan motosiklet, bu güce düşük devirlerde (6500rpm) ulaşıyor. 9500rpm de devir kesicinin devreye girmesi konusunda firma; “motor ömrünü ve dayanıklılığını arttırmak” olarak açıklıyor. Tek silindir olması ilk etapta akla “titreşim?” sorusunu getiriyor. Tek silindirli motosikletlerin ortak problemi olan titreşimi Bajaj kullanmış olduğu balansör ve peglerde kullandığı yumuşak parçalar ile minimuma indirgemiş. Sürüş esnasında titreşimi pek hissettirmiyor. Vites geçişleri, arttırılan debriyaj plakaları (7 ad.) ile oldukça yumuşatılmış. Öyle “çatır çutur” bir geçişi yok, gayet yumuşak ve “çıt” diye geçiyor vitesler.. Tork değerlerine baktığımızda vitesler düşük devirlerden itibaren oldukça dolu dolu geliyor. Birinci vites aralığı kısa olan motosiklet, ikinci vitesten itibaren gazı açtığınızda oldukça güzel bir ivmelenme sağlıyor. Bu da; ani hızlanma gerektiren durumlarda kullanıcıya avantaj sağlamak açısından oldukça faydalı. Tabi bu gidişin bir de duruşu var.. O konuda da “Euro4” normlarının uygulandığı Dominar 400 modeli; ön arka ABS olarak sunulmuş. Önde 320mm tek disk, arkada ise 220mm disk yer alıyor frenleme konusunda başarılı bir duruş sergileyen motosiklet, duruşta ve yavaş sürüş esnasında oldukça dengeli.
Lastikler ve Konfor
Lastikler (Ön: 110/70/17 ve Arka: 160/60/17) konusunda da iddialı olan Dominar 400; test esnasında kuru zeminden küçük bir su birikintisi olan bir alana girip çıktıktan sonra biraz tereddüt ettiriyor açıkçası. Şahsen ben lastikleri o kadar iddialı bulmadım. Euro4’ün sağladığı avantajlardan biri de düşük yakıt ekonomisi olarak karşımıza çıkıyor. 13 litrelik deposu, yüksek tork değerleri ve 3 buji kullanılmış olması motosikletin yakıt ekonomisine doğrudan katkı sağlıyor. Bu da şehir içi kullanımı konusunda tercih edilebilirliğini arttırıyor. Bu konuda belki de tek eksiği geniş olarak tasarlanan gidonun turunun kısalmış olması. Karşılaştırmak gerekirse Racing sınıfı motosikletlerden biraz daha fazla diyebilirim. Bu konu; kullanıcıya göre değişkenlik gösterdiği için bunu çok da “eksi” yön olarak değerlendirmemek gerekir. Konfor konusuna geldiğimizde ise yeterli genişlikte bir sele karşılıyor bizi. Selesi; “Naked” sınıfına uygun bir sertlikte. Hafif öne doğru eğimli selesinin eğimi güzel bir şekilde ayarlandığı için depoya doğru kaymıyorsunuz.
Sele yüksekliği 80cm olarak tasarlanan modelin durduğunuzda iki ayağınızı da yere çok rahat basabiliyorsunuz. Artçı için ayrılan sele de tatminkar büyüklükte. Artçının tutunabilmesi için tutamaçlar da kuyruğun hemen yanlarına, kolay ulaşılabilir bir noktaya konumlandırılmış. Motosiklet boyutsal olarak küçük bir yapıda gibi gözükmesine rağmen artçılı kullanımda artçıyı sırtınıza almıyorsunuz. Yine de aklınıza 3 oda 1 salon gelmesin.
Motosiklet; 215.6cm uzunluk, 81.3cm genişlik, 111.2cm yüksekliğe sahip. Amortisörler ise önde 43mm teleskopik, arkada ise 77mm monoshock amortisör ile geliyor sertlik durumu ayarlanabilen amortisörler bizim kullandığımız modelde orta sertlikte olmasına rağmen bana biraz sert geldi. Çukur, bozuk zemin gibi yerlerde biraz sarsıcı olduğunu söyleyebilirim. Bunun yanında bu sert amortisörler ve 145.3cm’lik tekerlek arası mesafe viraj konusunda oldukça iş yapar bir görüntü sergiliyor. Kararlı bir yol tutuş, eğilip bükülmeyen bir şasi ve güzel bir duruş.. Firma yetkililerinden edindiğimiz bilgiler neticesinde şu an için herhangi bir aksesuarı bulunmuyor. Belki ileride çeşitli aksesuarları da kullanıcıya sunulur. Gerçi bizim ülkemizde 1-2 ay içerisinde hemen bir takım birşeyler uydurulmak suretiyle çeşitli aksesuarlar üretilir o da ayrı bir konu..
Sonuç olarak;
Genel anlamda görünüşü, Led gösterge paneli, led sinyalleri, led farları, 13 litre ve oturduğunuzda rahatça kavranan deposu, yakıt ekonomisi, torku ve ivmelenmesi, ABS sistemi, dengesi ve bu özelliklere bakarak sınıfındaki rakiplerine oranla 18 bin liralık fiyatı ile kullanıcıları oldukça düşündürecek, kafaları karıştıracak bir motosiklet ile karşı karşıyayız. Günahıyla sevabıyla piyasaya yeni bir model daha katıldı. Elbette ki kafalarda soru işaretleri olacaktır. Her yeni çıkan modelde olduğu gibi.. Ama en azından “150’lik ile mi başlayalım?”, “600 ile başlasam olur mu?” gibi sorulara bir yenisi daha eklendi.. “400’lük ile başlasam olur mu?” olur kardeşim.. olur.. bileğine ve yüreğine hakim olduktan sonra, eğitimlerini aldıktan sonra hepsi olur..
Bizleri bu testi yapmamız için davet eden başta Ekrem Ata bey’e ve bizi orada güleryüzle karşılayan çalışma arkadaşlarına teşekkür ediyorum. Başka bir motosiklet incelemesinde tekrar buluşmak üzere..
Güvenli sürün..